Lenf hakkında inanılmaz şeylerden biri de hepimizde var olduğunu bildiğimiz ama genellikle hakkında hiçbir şey bilmediğimizdir. Oysa tüm vücudumuzda komple bir lenf damar sistemi bulunuyor. Kan hücreleri; oksijen, proteinler, glikoz, (bakteri, virüs ve diğer yabancı maddeleri bulmak ve yok etmek için) akkan hücreleri gibi birçok farklı şeyi taşır. Kılcal damarlar hücreleri aşar ama aslında onlara bağlanmazlar. Peki, ne olur?

Oksijeni, proteinleri, glikozu ve akkan hücrelerini içeren şeffaf, sulu kan plazması kılcal duvarlardan “sızar” ve tüm hücrelerin etrafında akar. Bununla birlikte, kılcal damarlarda gözenekler, kırmızı kan hücrelerinin geçmesine izin vermek için çok küçüktür, bu yüzden lenf, kırmızı yerine renksizdir. Vücudunuzdaki tüm hücreler lenfle kaplanır ve lenften besinlerini ve oksijeni alırlar.

Lenf Sistemi Döngüsü

Her nasılsa, bu lenflerin tümü bir yerde son bulmalı değil mi? Bu nedenle de tekrar sirküle ediliyor. Lenf kılcal damarları ve damarlar lenf sıvısını kapsar ve hücrelerden uzaklaştırır. Kas hareketi ile pompalanan lenf, nihayetinde bir lenf düğümüne ulaşır. Vücuda dağılmış yaklaşık 100 lenf düğümü, bir çeşit filtredir: Yabancı hücreleri ve lenf parçacıklarını temizleyen çok sayıda akkan hücresi içerir. Lenf bezleri, enfeksiyona neden olan yabancı hücreleri temizlemek için milyarlarca akkan hücresi ile birlikte şişer. Filtrelenmiş lenf, daha sonra belirli noktalarda kan dolaşımına geri akar.